Gözlerim En Yaralı Yerim Benim..

Kalp dediğin bilir imkansızlık şiirini de ya gözlerim? gözlerim en yaralı yerim benim...Gözlerim gözlerinsiz kalınca ben sabahı nasıl ederim.Kararmaz mı bütün dünyam bir ömür...Ya nasıl öğreteyim sendeki imkansızlığımı ellerime? Bir an bile kavuşmayan ellerimiz nasılda yıkmakta bunca şeyi ne tuhaf... Oysa benim başım en çok senin göğsüne yakışırdı.Başım ki tam omzuna yatmalıktı.Ben artık bu yetim başla hiçbir hayale ağlayamam.Sonra boynum.. ki dalından düşen bir yaprak.Mevsimsiz sürgün yedim,, senden ayrı bir ömre doğarak...İnsan yalnız kalbiyle sevmez ki unutmaya ilk onunla başlasın.Unutmak kör kuyu,dipsiz karanlık...Nereden başlamalı unutmaya seni bilmem ki. Senden başladım unutmaya kendimi...

Nergis Ergül

We'll come clean...

                                                       Dürüst olalım birbirimize...


Kaçmayan biri olmalı hayatında...Bütün olumsuzluklara rağmen, onun senin yanında olduğunu bilmen gerekir...
Yanı başında olmasa da yüreğinin seninkiyle bir attığını hissetmen gerekir...Yoksa olmaz!
Aranızda bir problem olduğu zaman arkandan iş çevirmeyeceğinden, senin gibi onunda çok üzüldüğünden emin olman gerekir...
Hissetmelisin...
Aşk,hissetmektir.
Destek çıkmaktır...
Biri tökezlediğinde ve bu çok sık oluyorsa bile gülümseyerek elini uzatmalı diğeri :)
-'Hadi devam edelim.Daha çok yolumuz var seninle :) 'diyebilmeli, ya da oturup dinlenmeli birlikte...
Ama öflüyorsa , sıkıldığını belli ediyorsa,suratında gülümseme yoksa, hatalar daha çok göze batıyorsa...
Düştüğün yerde kal ve onun uzaklaşmasını bekle ya da kalk düştüğün yerden son bir gülümsemeyle bak ona ve hızla uzaklaş...Çünkü Aşk çoktan uzaklaşmış sizden...


Bu şarkı çok güzel anlatmış aslında fazla söze gerek yok :)

Hamuş ve Bişrev!...

                 Yangın yerine bak!...Ateşten külden 

kordan ne var elinde!...

                 Pervane değilsen yaklaşma sakın ateşe! 

Can'ı Canan'a teslime hazır değilsen ''ben Aşk'ım''  

deme kimseye...


                                   Aşk gelmesin seninle dile... 

                 İncinmesin ne Mecnun ne Leyla ne gül ne de diken seninle!

                        Ayağıma diken batacak diyorsan düşme çöle...

                        Ah-u zar ederim diyorsan çekme gözüne sürme..

                               Talipsen kara bahta kör talihe...Dinle!





      ''Gel, gel ne olursan ol yine gel...''diyorsan ''Hamuş'' ol sen de...Sonra da

       ''Bişrev'' de en sevilene...


        Ve semaya dursun yürekler Aşk'ın önünde...

                

Eskilerden Bir Aşk Hikayesi...

...anlatacağım şimdi :) Nereden geldi aklıma bilmem.Aslında annemden duyduğumdan beri bu aşkı, hep aklımda bir yerlerde...Ama maalesef sonu hüsran ile bitmiş :( Bu aşkın sahiplerini hepimiz tanıyoruz aslında...
                                     

                                              ''Orhan Gencebay ve Azize Gencebay ''


Hepimiz Gencebay'ın tek eşi olarak Sevim Emreyi biliyoruz.Ama aslında Azize adında büyük bir aşkı vardı Orhan Gencebay'ın. Çok detaya girmeden kısaca anlatacağım.
Azize Gencebay, Orhan Gencebay ile Gencebay'ın ders verdiği müzik okulunda tanışmışlar.1969 yılında da evlenmişlerdir.
Birbirlerine olan aşkları çok büyükmüş :) Azize Gencebay eşini o kadar çok seviyormuş ki onu kıskanmaktan kendini alıkoyamıyormuş.Şöhretin getirdiği bir takım şeyler işte...Orhan Gencebay'ın peşinde bir sürü kadın...
Azizeyi bu konuda kendime benzetiyorum.Kıskançlıktan gözü dönüyormuş resmen Orhan Gencebayı eve almadığı zamanlar olmuş :/ O zamanlarda  Sevim Emre Orhan Gencebayın abi dediği insanın 'metresi'imiş.
Onun da aklı... :) Tahmin ettiğiniz gibi Orhan Gencebay da imiş.
Azize'nin kıskançlıktan Orhan'ı eve almadığı zamanlar seve seve kucak açmış kendileri.Yani Azize Gencebay böyle yaparak Sevim Emre nin ekmeğine yağ sürmüş oldu.Hal böyle olunca ona sadece anlayışlı ve iyimser tavırlarıyla Orhan Gencebayı kendine çekmek kalıyordu.
Böylelikle Azize ve Orhan Gencebay çifti anlaşamadıkları için 'Severek' ayrılırlar...

Orhan Gencebay Azize Gencebay için bir çok şarkı yazmıştır.Sevemedim Kara Gözlüm bunlardan biridir.Ve o zamanlar Orhan Gencebay kendi şarkılarını sadece Azize Gencebayın seslendirmesine izin vermiştir.
Bir yerde karısı için yazdığı bir dörtlük ilişmişti gözüme onu da paylaşayım :)

<<<<Günlerin en güzeli senin doğduğun gündür.Seni gördüğüm her gün benim doğum günümdür...<<<

Bu da bir yorumcudan :) '' bir çok gencebaysevere göre sevim emre asla ve asla genceabaya yakışmamakta, onun ağırlığını kaldıramamaktadır. ama gönüldür bu ferman dinlemez, sevim emre'nin geceleri alarm kurup nefesini dinleyecek kadar gencebayı sevdiğini de bilmemize rağmen, asla ve asla azize gencebay gibi asil bir kadın olmamıştır gözümüzde.'' 





Bu arada Azize Gencebay bizim çok yakın komşumuzun kuzeni bu bilgiler oradan :)

hayal kırıklığından tamamlanamayan yazı

Bazen vazgeçmek gerekir.Her ne kadar istemesen de yaşananlar seni buna mecbur bırakır.

Aşk bir savaştır aslında.İki kişinin  tüm dünyaya, karşı durup verdiği bir savaş...Onlar iki ayrı bedende tek bir ruh olmuş,birbirlerini tamamlamışlardır...Güvenirsin,sırt sırta verirsin.En ufak yanlış hareketinde eşinin yara alabileceğini düşünerek hareket etmeli bu savaşta

Hayal kırıklığı yaşıyorum.Uzun uzun yazamıcam.  Yazımın sonunu şuna bağlayacaktım hiç uzatmadan yazayım bitsin gitsin :) ''Sevmeyene karınca yük,sevene filler karınca.Dağı bile taşır insan aşık olup, inanınca.'' =) Şems Tebrizi

Hasret

:)

Öptüğümde sakalların çıkmış dedim diye sabah sakallarını kesen bir adam var hayatımda. Hala ilk ve en sevdiğim adam olma özelliğini taşıyor!