Feb 24, 2013

Hiç eskimeyen ama 'eski'

Eskiye özlem duyuyor musunuz sizde?Geçmişinize,Geçmişte bıraktığınız insanlara,yaşadıklarınıza...Ben çok özlüyorum.En çokta ortaokul yıllarımı:) 21 yaşındayım henüz  ama sanırım hayatımın en güzel yılları olarak kalacak.Bunu söylemek için erken olabilir ama şu yaşıma kadar tanıdığım en hakikatli insanlardı ortaokul arkadaşlarım ve hep öyle kalacaklar.Çünkü ben onları henüz masum olduğumuz bir zamanda tanıdım. Masumduk,deli doluyduk,dosttuk,sevgiydik...Çocuktuk.Verilmiş sözler vardı, kurulan hayaller...Tamamlayamadık.Yarım bıraktık,yarım kaldık.Keşke diyorum,keşke daha sıkı sarılsaydık birbirimize.Keşke korusaydık temeli masumluktan kurulmuş olan arkadaşlığımızı...
Özlüyorum...En çokta kendimi,geçmişte bıraktığım beni...
O yıllara ait çok güzel anılarım var.Belki bir gün eski dostlarla bir araya gelir,anlatır,güleriz...Belki 1 günlüğüne olsun eskiye döneriz:) 
Belki buradan da paylaşabilirim o güzel anılarımı...>Her şey, 23 Nisan gösterileri için çalışmaya gittiğimiz statta başlamıştı...>:) diye bir giriş yapabilirim ,belki...
Bir de merak ediyorum... Her şey eskisi gibi olabilir mi?

Ahh! Neyse... Bu yazıyı yazmama vesile olan geçmişten gelen şarkıyı sizlerle paylaşmak isterim:)

(Seda Tripkolic)-Gözlerinin Yeşilini Özledim...

Feb 23, 2013

yeni başlangıçlar aynı kişilerle...

Bugün benim için güzel bir gündü.Yeni sözlerin verildiği ve tutulacağı ümidinin 4 bir yanımı sardığı bir gün,güven dolu,umut dolu,huzurlu...Yaşanan her sıkıntının sebebi olduğu gibi yaşadığımız onca sıkıntıdan çıkardığımız derslerle, aynı hatalara düşmemek suretiyle yeni,yepyeni bir hayata adım atmış bulunmaktayım,bulunmaktayız <3 Allahın da izniyle her şeyin daha güzel olacağı düşüncesindeyim.Birbirimizi kırmaktansa etrafımızdaki bizim için hiç bir şey ifade etmeyen insanları uzaklaştırmanın ya da onlardan uzaklaşmanın daha mantıklı olduğunu her ne kadar geç anlasak da... Geç olsun güç olmasın en iyisi en güzeli olsun diyorum...Bu kez her şey gönlümce olsun :) 


*Kendime şans diliyorum.



Feb 22, 2013

Arada kalmışlık...

Bazı insanlar çok arada kalmış.Evet,çok yakınımda şahit olduğum birileri var.Elhamdülillah müslümanız ve islama yakışır şekilde yaşamamız gerektiğinin farkındayız yani en azından birçoğumuz bunun farkında. Sözde,lafta müslümanlardan bahsetmiyorum :) Tamamen bir Batıya özenme hevesi sarmış herkesi...Evet,bazılarımız da nefisle mücadelede.Gerçekten yürekten isteyen İslama uygun yaşamakta güçlük çekmez.(bence) Herkesin nefsi var, onca insan...Nasıl yaşamak istediğine karar verdikten sonra gerisi kolay.Bu> arada kalmışlıktan çıkın artık!Ama tabii herkesin kendi seçimi.Ne demiş üstad; ''Dinde zorlama yoktur,İnsan hürdür elbette...İster Dünyada pişer,ister Ahirette!



*Bu arada kalmış ne istediğini bile tam bilmeyen insanlardan sana sığınırm Rabbim.

Feb 21, 2013

Kendimi mutlu edecek şeyler yapmalıyım.Birilerinin beni şımartmasını bekleyemem.Zaten öyle birileri hiç bir zaman olmayacak :)
İşte yapmaktan zevk aldığım şeylerden biri...bu konuda yolun başındayım bununla yetinmeyip daha iyi yerlere gelmek için çabalayacağım.













Bugünlerde içimdeki ses bile dondu,kaldı.
Çevremdeki olaylara baktığımda hayatım çok güzel.
Ama bir gün berbat olması için saniyelerin yeteceğinin farkındayım.
Ne yapmalıyım peki?Cevap:Hiçbir şey...
Evet,hiçbir şey yapmadan yaşamalıyım.
Yani,normal hayatıma devam etmeliyim.
Bu mudur?Hayır,tabii ki...
Bu olmamalı!
Başka başka düşünen insanlara inat.
Gülerek yaşamalıyım,umut dolu sözler söylemeliyim.
Bir çocuğun başını okşayarak,''her şey çok güzel olacak'' diyebilmeliyim.
Aklımdan geçenlere aldırış etmeden,
Gülmeli ve yaşamaya devam etmeliyim...

Feb 20, 2013

@Şaşırtmaca

  İnsanlar bu oyunu oynamayı pek sever olmuş.Olmuş diyorum belki de hep böyleydi.Türlü türlü kelime oyunları...Artık duygular  net ifade edilmiyor ya da ifade edilecek duygular yok,hissedilmiyor.
Kendimden ve çevremdekilerden yola çıkarak yazıyorum.Her şeyi çok ince düşünüyor,sevdiklerimi mutlu etmek için her şeyi yapıyordum.Fakat hiç bir zaman aynı karşılığı göremedim.İçim de hep bir umut vardı kendim gibi biri illaki çıkar karşıma diyordum ama erken pes ettim.Şimdi ben de oyunu kuralına göre oynuyorum yani en azından deniyorum,çalışıyorum.Benim için zor bir oyun ama bunu başaramazsam hayatım boyunca sevdiklerim tarafından kırılacağım. Sevdiklerimi düşünmek beni mutlu ediyordu ama düşünülmemek hüzün getiriyordu.Şimdi düşünmüyorum, düşünülmemekte acıtmıyor canımı...Böyle olmayı ben seçmedim.Bu bir yaşam savaşı gibi bir şey...Bencil ol,çok sevme,yalan da söyleyebiliyorsan yalan dünyaya yakışır bir insan olmaya hak kazanıyorsun.Güçlü olmak lazım.Herkese güvenmemek...En basitinden çok sık kullanılan o iki kelime 'Seni Seviyorum'ne ifade edebilir ki tek başına... Davranışlara yansımıyorsa,senin için yaşanmıyorsa,yaşayarak,hissederek söylenmiyorsa...İnsanların ne söylediğinden çok size nasıl davrandıklarına bakın.Hayatlarındaki yerinizi sorgulayın.Her daim her şeye hazırlıklı olun ki şaşırmayın.
Duygularınızdan,neler hissettiğinizden,nasıl düşündüğünüzden kimse tam olarak emin olamasın.Kısaca 'Bırak bütün insanlar seni tanısın;ama hiç kimse seni tam olarak tanımasın.. İnsanlar, sığ yerini gördükleri dereyi kolay geçerler' Benjamin Franklin :)